Sağlıklı yaşamda spor’un yeri
Sevgili okuyucular, modern toplumların en önemli problemlerin birisi giderek daha az hareket, oturulan yerden her işin yapılması ve bunun getirdiği bazı sağlık sorunlarıdır. Artık daha az yürüyoruz, merdiven çıkmıyoruz, pek çok işi oturduğumuz yerden yapabiliyoruz. Televizyon kanalını değiştirmek için bile ayağa kalkmamız gerekmiyor, uzaktan kumanda bozulduğu zaman ne yapacağımızı şaşırıyoruz, canımız sıkılıyor. Arabalarımızı neredeyse yanımızda taşıyoruz, yürümeye hiç tahammülümüz yok, işimiz olan yerin hemen yanına park etmek istiyoruz. Tabii bu kadar lüksün de bir bedeli oluyor, hareketsiz, kasların daha az kullanıldığı hantal, şişman vücutlar, pek çok kalp, akciğer, kas ve iskelet hastalığı. Bu yazımızda sizlere sporun insan sağlığı açısından öneminden bahsetmeye çalışacağım.
Bana sık sorulan sorulardan birisi ‘Hangi tip sporun vücut için daha faydalı olduğu?’dur. Şöyle cevap veriyorum: Hangi sporu yaparsanız yapın ancak düzenli yapın. Dikkat edilirse ‘düzenli yapılan spor’ ifadesini kullandım. Tabii ki sportif aktivite seçilirken kişinin yaşı, kilosu, yandaş hastalıkları olup olmaması, günlük yaşantısında spora ayırabileceği zaman ve zevkleri mutlaka dikkate alınmalıdır. Daha sonra seçilen fiziksel aktivite belli bir program ve disiplin doğruldusunda düzenli şekilde yapılmalıdır. Yani her kişi için ayrı bir program uygulanmalıdır ve disiplinize edilmeyen bir sportif aktivitenin başarıya ulaşmayacağı bilinmelidir. Genel bilgi olarak sporu sağlıklı yaşam için yapıyorsak her gün 30-45 dakikalık fiziksel bir aktivitenin yeterli olduğunu söyleyebiliriz. Bunu yapamıyorsak en azından günaşırı sporu ihmal etmememiz gerekiyor. Hafta içi hiç bir fiziksel aktivitede bulunmadan hafta sonu adeta eksikleri kapatmak istercesine organizmaya yüklenmek, vücudu zorlamak faydadan çok zarara yol açabilir, değişik sağlık sorunları ortaya çıkabilir. Şurası unutulmamalıdır ki sağlık için yapılan sporda organizmayı zorlamak, inat etmek, birileriyle yarışmak yoktur. Kişi spor sonrası kendini dinlenmiş, rahat ve zinde hissetmelidir, aksine kendini bitkin, güçsüz, yıpranmış hissederse bu sporun uygulanmasında veya süresinde bir problem var demektir.
Şimsi sizlere düzenli yapılan sporun organizma üzerindeki fiziksel katkıları ve faydaları hakkında bazı bilgileri özetlemek istiyorum.
- Düzenli yapılan spor kalbin düzenli çalışmasını sağlar. Her bir kasılmada kalbin pompaladığı kan miktarını arttırır. Kalp kasının yan damarlardan beslenmesini destekleyerek, kalbin ana damarlarında oluşabilecek tıkanıklıkları önler. Böylece enfarktüs riski azalır.
- Damarların düzenli çalışmasını sağlar. Böylece damarlarda daralma ve sertliğe bağlı olarak gelişen hipertansiyon riski azalır.
- Vücutta meydana gelen artık, zararlı maddelerin ve toksinlerin atılımı kolaylaşır ve hızlanır.
- Akciğerlerin oksijenasyon yeteneği ve solunum kapasitesi artar.
- Beynin daha iyi oksijenlenmesi sayesinde, beyin faaliyetlerinin etkinliği artar, zihinsel potansiyel yükselir.
- Sindirimi sistemi faaliyetleri daha iyi organize edilir.
- Metabolizma uyarılır ve hızlanır, böylece kilo alma riski azalır.
- Kan yağlarının (trigliserid) düzeyi düşer. İyi huylu kolesterol yükselir.
- Kas, eklem ve kemik yapılarda güçlenme sağlar. Böylece kalça, diz ve özellikle omurga düzeyindeki bel, sırt ve boyun ağrılarının önüne geçilir.
- Bağışıklık sistemi güçlenir. Bu sayede vücut her türlü mikrobik hastalığa karşı daha dirençli olur. Böylece spor yapan kişi daha az hasta olur ve daha çabuk iyileşir.
- Spor bedeni geliştirir ve hoş bir dış görünüş sağlar. Bu da kişinin kendine güvenini arttırır ve kendiyle daha barışık olmasını sağlar.
- Seksüel yaşam düzenine ve performansa olumlu katkı yapar.
Değerli okuyucular, sporun fiziksel faydalarının yanında psikolojik olarak ta pek çok yararı olduğunu biliyoruz. Bu konuya başka bir yazımda değinmek istiyorum. Ancak düzenli yapılan sporun kişiyi sigara ve alkol gibi çok önemli zararlı alışkanlıklardan uzak tutmada etkili olduğunu burada belirtmek istiyorum. Spor yapan kişilerin öz güvenleri daha fazla gelişmiştir ve kendilerini yalnız hissetmezler. Yediğine, içtiğine ve uykusuna daha çok özen gösterdikleri için daha dinamiktirler ve bu sayede kendilerini daha kolay kontrol altına alabilirler.
Düzenli sporun kısaca özetlemeye çalıştığımız faydalarını okuyunca, çeşitli sebeplerle sporun uzağında kalan okuyucularımızın bir an önce spora başlamak istediklerini hissediyorum. Evet çok güzel bir karar, sizi tebrik ederim. Ancak bundan sonraki ilk adım ne olmalı? Hemen eşofmanları giyinip koşmaya mı başlayacağız? Veya bir an önce bir spor salonuna gidip antrenmana mı başlayacağız? Tabii ki böyle yapmayacağız, spora başlamadan önce yapılması ve dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Aksi halde hiç hesapta olmayan sakatlıklar hatta daha ciddi sağlık sorunları ile karşılaşabiliriz. Bu nedenle bir sonraki yazımızda sizlere spor yaparken sağlığımızı riske atmamak için nelere dikkat etmemiz gerektiği konusunda bazı bilgiler aktarmaya çalışacağım.
Sağlıklı günler dileklerimle…
Prof.Dr.Erdoğan Sözüer
Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkoloji Uzmanı