Meme Apsesi (Mastit)
Değerli okuyucular, bu yazımızda sizlere meme apselerinden bahsetmeye
çalışacağım. Meme apsesi özellikle
kadınların emzirme dönemlerinde ortaya çıkar. En sık doğumdan sonraki
10-30 günler arasında görülmektedir. Meme ucuna yakın
bölgelerde oluşan çatlaklardan süt kanallarına mikropların girmesiyle iltihabi
süreç başlar. Bazen de sütle dolu göğüslerin yeterince boşaltılamaması apseye
yol açabilir. Bu arada yeni doğum yapmış, yorgun, stres altındaki belki iyi beslenememiş
annenin vücut direncinin azalmış olabileceği ve mikroplara karşı hassas
olabileceği de unutulmamalıdır. Bu dönemdeki bir kadında vücut enfeksiyon etkenlerine karşı daha
hassas hale gelmektedir. Apse olan
memede genellikle şişkinlik, kızarıklık, ağrı ve ciltte ısı artışı hissedilir.
Bunlar memede görülen bulgulardır. Bunun haricinde tüm vücudu ilgilendiren
ateş, titreme, terleme, iştahsızlık, halsizlik gibi genel belirtiler de ortaya
çıkar. Tanı genellikle zor değildir. Hastanın şikayetleri ve tecrübeli
bir cerrahın muayenesi ile tanı konur. Nadiren iğne aspirasyonu (memedeki
şişlikten iğne ile numune çekilmesi) veya biyopsi gerekir.
Burada unutulmaması gereken çok önemli bir durum şudur: Bazı meme kanseri tipleri (inflamatuar tip) memede apseye benzer belirtilere yol açarlar. Bu nedenle emzirme döneminde olmayan hastalarda ‘bu basit bir apsedir’ demeden önce tanıda çok dikkatli olunmalı ve biyopsi düşünülmelidir. Bu şekilde apse tanısı alarak uzun süre antibiyotik tedavisi verilen ancak daha sonra meme kanseri nedeniyle ameliyat ettiğimiz pek çok hastayı hatırlıyorum.
Memede yukarıda bahsedilen bulgularla karşılaştığınızda hemen bir genel cerrahi uzmanı ile görüşün. Eğer bu bir meme apsesi ise çoğu zaman antibiyotik ve ağrı kesiciler ile tedavi edilir. Bu durumda emziriyorsanız, kullandığınız ilaçların bebeğe zarar vermeyeceğinden mutlaka emin olunmalıdır. Antibiyotik etkisi başladığında günler içinde hasta giderek kendini daha iyi hisseder ve memedeki belirtiler giderek kaybolur.
Tedavi süresince bebeğin her iki memeden de normalde olduğu gibi emzirilmesinin bir sakıncası yoktur. Zaten anneyi hasta eden mikroplar, büyük ihtimalle bebeğin ağzı yoluyla bulaşmıştır. Tedavi sırasında bebeği emzirmek anneye ıstırap verici olabilir. Ancak, gerek süt kanallarının boşalarak yeni tıkanıklıklar olmaması ve gerekse sütün kesilmemesi için emzirmeye devam edilmelidir. Emzirmeden bir kaç dakika önce sıcak kompres uygulanması emzirme işleminin daha rahat geçmesinde faydalı olabilir.
Eğer bebeğin emmesi ile iltihaplı meme tam boşalmıyorsa, ya da aşırı ağrı nedeniyle emzirme işlemi yapılamıyorsa, memelerin bir süt pompasıyla boşaltılması gerekir. Sağılan süt uygun şartlarda alınırsa bebeğe biberonla verilebilir. Ancak şurası unutulmamalıdır ki, memeleri boşaltmanın en iyi yolu bebeğin memeyi emmesidir.
Memede cerahat birikmesi durumunda drenaj yoluyla (boşaltma) birikmiş olan materyal dışarı alınır. Zamanında müdahale önemlidir. Geciken ve doğru tedavi edilmeyen vakalarda yıllar süren ve nükslerle giden ciddi durumlar ortaya çıkabilir. Hatta hastalık koltuk altındaki lenf bezlerine ulaşarak tedavisi daha zor durumlara kadar ilerleyebilir.
Meme apseleri mademki sık görülüyor ve özellikle emzirme döneminde görülüyor, burada ayrı bir bölüm açarak bu dönemde meme bakımı ile ilgili dikkat edilmesi gereken bazı hususları hatırlatmak yerinde olacaktır sanıyorum.
Emzirmenin olmadığı normal bir dönemde memeleri temiz tutmak, dar olmayan, memeleri saran ve taşıyan uygun boyutlu sütyen kullanmak, meme arkasındaki göğüs kaslarını kuvvetlendirici egzersizler yapmak ve darbelerden uzak durmak yeterli olacaktır. Ancak hamilelikle birlikte memede değişiklikler olmaya başlar. Memede salgı bezlerinin gelişimine bağlı olarak büyüme, sertleşme, hassasiyet, hatta küçük kitleler ele gelmeye başlar. Meme cildinde ve meme başında çatlaklar olabilir. Bunların hepsi normal değişikliklerdir.
Ancak doğumla birlikte iş daha da karmaşık bir hal alır. Artık meme yeni bir görev üstlenmiş ve süt üretmektedir. Bu dönemde dikkatli olmalı ve meme bakımına daha da özen gösterilmelidir. Süt bebek için sadece bir besin maddesi değildir, aynı zamanda mikroplarla mücadele etmesini sağlayan bağışıklık sistemini güçlendiren bir maddedir.
Emzirme sürecini de sadece bir beslenme saati olarak değerlendirmek yanlış olur. Bu işlem hem anne hem de bebek psikolojisi için çok önemlidir. Çünkü emzirme anı çocuğun annesini çok yakın hissettiği ve onunla bir bütün olduğu, güven, sevgi duygusu ve anne sıcaklığının en yoğun yaşandığı andır, anne açısından da bu aynen böyledir. Diğer taraftan emzirmenin meme kanseri riskini azalttığını da biliyoruz. Olaya biraz derinlemesine baktığımızda gerçekten anne ve bebek için o kadar mükemmel ve kusursuz bir düzen kurulmuş ki ve bu düzenin içinde halâ bilemediğimiz o kadar çok şey var ki, bir bilim adamı olarak bunu hayret ve hayranlıkla karşılıyorum.
Evet emzirme işlemi anne ve bebek için çok önemli, faydalı ama her işlemde olduğu gibi bazı noktalara dikkat edilmezse hem anne hem de bebek için bazı sıkıntılar ortaya çıkabilir. Emzirme döneminin sağlıklı ve uzun süreli olabilmesi için bazı kurallara uymak gerekir.
Dikkat edilmesi gereken hususları şu şekilde özetlemek istiyorum:
- Emzirmeden önce eller mutlaka yıkanmalıdır.
- Meme uçları ılık temiz su ile yıkanmalıdır. Yıkama işlemi için bikarbonatlı su da kullanılabilir. Temizleme işleminde kullanılan gazlı bez, pamuk vs. atılmalı ve her temizlemede yenisi kullanılmalıdır.
- Temizleme işleminde kullanılan materyal suyun içine batırılmamalı tam tersine su gazlı beze dökülmelidir.
- Çocuk emdikten sonra memede halâ süt kalmışsa süt pompası ile boşaltılmalıdır. Memede fazla süt kalmasına ve küçük yumrular oluşmasına müsaade edilmemelidir. Memede biriken süt mikropların yerleşmesi ve üremesi için uygun ortam oluşturur.
- Emzirme işleminden sonra meme başı iyice kurutulmalıdır. Nemli ortamlarda mikropların çok daha kolay ürediklerini biliyoruz. Daha sonra yine temiz gazlı bezle veya meme petleri ile korunarak meme uçları kapatılır ve sütyen giyilir.
- Meme başına koruyucu kremler sürülebilir.
- Meme ucunda çatlak, ciddi ağrı nedeniyle emzirme işlemi yapılamıyorsa süt sağılarak biberon ile bebeğe verilebilir. Biberonun deliği çok ince olmalıdır. Aksi halde daha az gayretle daha fazla süt içtiğini fark eden bebek rahata alışır ve anne memesini almayabilir. Bu küçücük varlığın neleri nasıl keşfettiğine bakar mısınız ?
Değerli okuyucular memede meydana gelen her türlü anormal durumda bir Cerrahi Onkoloji veya Genel Cerrahi uzmanına müracaat edilmesi gerektiğini tekrar hatırlatmak istiyorum. Genel cerrahi uzmanının muayenesinden sonra gerekli tetkikler yapılır, tanı konur ve tedaviye geçilir.
Sağlıklı günler dileklerimle…
Prof.Dr.Erdoğan Sözüer
Genel Cerrahi ve Cerrahi Onkoloji Uzmanı